Cumhuriyetimizin 100. Yılı

Kısa soluklu bir planlamanın ya da apar topar alınmış bir kararın sonucu değildir Cumhuriyet. Başkaldıran çetelerin denetimi için İmparatorlukça geniş yetki ile Anadolu’ya Gönderilen 9.Ordu Müfettişi Mustafa Kemal Samsunda ve ertesinde bugünkü Anayasamızın ilk “Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir”maddesini ve 6. Madde olan “Egemenlik kayıtsız şartsız Milletindir” maddelerini muhtemel zihnine o günlerde kazımıştı. Ardından tek yapılacak bu niyeti hayata geçirmekti. Akabinde yaşanan destansı ve olağanüstü mücadele her anlamda ve her alanda işgalde olan Anadolu topraklarında yüzlerce yıldır yerleşik Türk ulusundan yepyeni ve genç bir devlet yaratabilmekti.

Bir yok oluşdan ve derin yokluklardan taze, diri bir devlet ayağa kaldırmak ve yaşatmak;  20.yüzyıllın belki de en başarılı, en mucizevi girişimi dehasıydı pırıl pırıl bir Cumhuriyet.

Hukuki, sosyal, ekonomik, kültürel yaşam özgürlüğü ve güvencesi yanında laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti kurulumu ile geleceğe taşınacak bir ülke inşa edilmiş 29 Ekim 1923 de.

Eğitim eşitliği, kadın hakları, insan hakları, evrensel hukuk ilkeleri, yasalar önünden ırk, dil, din ayırmaksızın vatandaş eşitliği, katılımcı demokrasi ile bir milletin varlığının yüzlerce yıl aynı çatı altında yaşamasının adeta garantisi olmuştur Cumhuriyet.

Bugün 100. Yılımızda, Sanayide, Ticarette, Bilimde, Sanatta, Sporda kadınlarımızın varlığı ve başarısı dünyanın pek çok ülkesinde dahi gerçekleşmeyen bir fırsat eşitliğinin sonucudur. Her dilden dinden vatandaşlarımız ibadet özgürlüğü ile yaşamayı, Cumhuriyetin sarsılamaz ilkelerine borçludur.

İhracat Başarılarımız, Tarım ve Sanayi de aldığımız yol, yetiştirdiğimiz ve yetiştireceğimiz bilim insanlarımız, sanatçılarımız ve sporcularımız ile Türkiye Cumhuriyetini gururla yaşatıyoruz.

Türkiye Cumhuriyeti 2. Yüzyıla girerken 45 yıldır Türk sanayisinde, Türk mühendisliği ile alıp satarak ya da  ithalat kolaylığı ile değil her türlü ekonomik sarsıntıyı göğüsleyerek, dürüst, ahlaklı, kaliteli üretim politikası  ile var olmanın haklı gururunu yaşıyoruz.

Türkiye Cumhuriyetini yüzlerce yıl yaşatacak temelleri atan Mustafa Kemal Atatürk ve aynı yola baş koyan tüm Cumhuriyet Sevdalılarını rahmet ve minnetle tekrar anıyoruz. Atamızın Nutuk’da yer alan Sanayii telkini de hatırlamadan geçmeyelim.

Endüstrileşmek en büyük milli davalarımız arasında yer almaktadır. Çalışması ve yaşaması için ekonomik elemanları memleketimizde mevcut olan büyük, küçük her çeşit sanayii kuracağız ve işleteceğiz. En başta vatan müdafaası olmak üzere, ürünlerimizi kıymetlendirmek ve en kısa yoldan, en ileri ve refahlı Türkiye idealine ulaşabilmek için bu bir zarurettir.” (Atatürk’ün Nutuk ve Demeçleri, Cilt I, s. 396)

Cumhuriyetimizin 100. Yılı kutlu olsun. Gururla yürümeye devam edeceğiz.

Ayşem Üreten / Arda Üreten